-

Osmanlı Hanedanligi.tr.gg

Osmanlı İmparatorluğu,Osmanlı Devleri,

Ertugrul Gazi Evrenuz Bey

Ertugrul Gazi
Osmanli Devleti'nin kurucusu Osman Gâzi'nin babasi. Gündüz Alp'in ogludur. Oguzlarin kayi boyundandir. Cengiz'in islâm memleketlerini talan ettigi sirada, babasi, Selçuklu topraklarinda yasamak üzere kabilesiyle beraber ülkesini terk etmis, Amu Deryâ'yi geçip Oguzlarin yogun oldugu Aral havzasina gelmisti. 1220'lerde Horasan'in kuzey sinirina, oradan Karakum çölünün güneyine, oradan da Merv yoluyla Ahlat'a ulasmisti. Mogol istilâsinin buralara kadar ulasmasi üzerine kabilesine daha uygun bir yer arayan Gündüz Alp, Erzincan'a dogru hareket etmis, Pasin ovasinda Sürmeli çukura geldiklerinde hastalanarak vefat etmisti.

Babalarinin vefatindan sonra Ertugrul Gazi kabileye reis seçildi ve agabeyleri Sungur Tekin ve Gündogdu, kendilerine tâbi kabile mensuplariyla beraber Ahlat'a geri döndüler. Ertugrul Gazi ise, kardesi Dündar Bey ile beraber batiya hareket etti. Sivas yakinlarina gelip konakladiginda, Selçuklu ordusu ile büyük bir Mogol birliginin kiyasiya çarpismakta ve Mogollarin Selçuklu ordusunu bozmak üzere oldugunu gördü.

Yigitlik ve erligin bütün vasiflarini üzerinde toplayan Ertugrul Gazi, islâm'in ve Türk'ün sânindan olan zâlime karsi magdura destek olmakta zerre kadar tereddüd etmedi. "Maglûba yardim etmek erlik olur. Hizir gibi, bunalmis zamanlarinda çaresizlere yardima yetiserek ellerinden tutalim" diyerek, Selçuklu saflarina katilip, Mogollara karsi saldiriya geçti. Bir kaç yüz kisilik bu kuvvetin civanmertligi üzerine savasin seyri degisti ve kisa sürede Mogol kuvvetleri darmadagin oldu. (Bu savasin, Haremzsahlarla yapilan Yassiçimen Savasi oldugu da rivayet edilmektedir.)

Savastan sonra, Selçuklu sultâni Alâeddîn Keykubâd, Ertugrul Gâzi'ye iltifatlarda bulundu. Hil'at giydirdi ve Selçuklu ülkesinde yasamak için göç ettiklerini ögrenince Ankara yakinindaki Karadag mintikasinda oturmak için toprak verdi (1230).

Iznik imparatorlugu ile Selçuk hududunda sürekli çarpismalar üzerine sultan birinci Alâeddîn Keykubât 1231'de bir ordu ile Sultanönü civarina geldi. Bütün maiyyeti ile beraber yaninda yeralan Ertugrul Gâzi'yi öncü kuvvetlerine komutan yapti. Ertugrul Gazi, Rum ordusu üzerine yürüyünce, imparator Theodor Laskaris'in Rumeli'den yardimci çagirdigi Aktav tatarlariyla karsilasti. Yenisehir ovasinda üç gün gece-gündüz devam eden siddetli çarpismalar sonunda düsmani bozup, inegöl'e kadar tâkib ederek pek çok ganimet aldi. Elde ettigi bu büyük basaridan sonra Eskisehir Sögüt mevkiinde sultan Alâeddîn'le bulusan Ertugrul Gazi mükâfatlandirildi. Sögüt ve Saraycik mahalleri kislak, Domaniç dagi da yaylak olmak üzere kendisine verildi.

Ertugrul Gazi Anadolu'ya geldikten kisa bir müddet sonra, Selçuklu Devleti çökmeye yüz tutmus, Anadolu parça parça olmustu. Türk uç beyleri, Selçuklulardan bosalan yerleri doldurmaya ve yeniden güçlü bir devlet kurmayi tasarliyorlardi. Anadolu'da irsâd ve gaza yapan gönül sultanlari, tasavvuf ehli âlimler ile dervisler yeniden toplanmayi tesvik ediyorlar ve istikbâlde kurulacak yeni bir Türk devleti müjdeliyorlardi.

Ertugrul Gazi asireti ile beraber gelip Sögüt ve Domaniç'e yerlesti. Bu yillarda bölgede bulunan Germiyan'in babasi Alisir ve Çavdar adli bir tatar, el altinda tuttuklari kuvvetlerle halki tedirgin edip; pazar ve hayvanlarini talan ederek geri dönerlerdi. Ertugrul Gazi buraya yerlesince, bunlara mâni oldu. Bizans kale ve sehirlerinin hâkimi olan hiristiyan tekfurlarla da iyi anlasti. Adaleti, halka olan iyi muamele ve yardimlari o kadar çoktu ki, hiristiyan tebea bile onu yürekten sevip sayiyordu. Bu sevgi ve baglilik o kadar fazla idi ki, Sogüt'te bulunan hiristiyan zimmîter, Ertugrul Gazi vefat edince, çiftliginin yarisi ile bir bagi onun ruhu için vakfedip kadi emrine vermislerdi.

Sögüt'e yerlesmesinden bir kaç sene sonra Karacahisar tekfuru, bölgedeki müslüman ahâliyi rahatsiz etmeye basladi. Ertugrul Gazi de sultan Alâeddîn'i savasa tesvik etti. Sultan Alâeddîn'le beraber Karacahisar kalesini kusattilar. Uzun süre yapilan siddetli savaslardan sonra tekfur baris istediyse de kabul edilmedi. Bu sirada Mogollarin Eregli'yi alma haberi geldi. Sultan kaleyi fethetme isini Ertugrul Gâzi'ye birakarak Mogollari karsilamaya gitti. Bir müddet daha devam eden muhasaradan sonra Ertugrul Gazi kaleyi fethetti. Tekfuru yakaladi. Elde edilen ganimetin beste birini Sultan'a gönderip kalanini gazilere dagitti.

Selçuklu sultâni Alâeddîn Keykubâd'in vefatina kadar etrafin fethi ve islâmiyet'in yayilmasi için bütün gayreti ile çalisti. Sultan'in vefatindan sonra, Sögüt uç bölgesinde Bizans'la mücâdeleye devam etti. 1281 yilinda 92 veya 96 yasinda vefat ederek yine Sögüt'e defnedildi (Bkz. Osman Gazi).

Ertugrul Gazi, çevresinde bulunan beyliklerin ve devletlerin durumlarini ve siyâsî sartlari gayet iyi degerlendirirdi. Komsulari ile dâima iyi geçinerek asiret ve tebeasini güçlü bir durumda, huzur ve rahat içinde yasatti. Çiplaklari giydirip donatir, dul kadinlara, fakirlere, düskünlere dâima yardim ederdi.

Ertugrul Gâzi'nin görevi bu kadardi. Geldi... Yarim asir adalet ve huzur içinde yasattigi bölge halki yaninda, hiristiyanlara da Islâmiyet'i sevdirip gitti. Bundan sonra dogudan gelen Horasan erenleri Alp ve Abokul gibi adlarla anilan mürsidler, bu ve bunun gibi Türk oymaklarina yegâne gayenin cihâd ve i'lâ-yi kelimetullah (Allahü teâlânin ism-i serifini yüceltmek, Islâm'i yaymak) oldugunu asiladilar. Sonra bu gayenin gerçeklestirilmesi için lüzumlu olan bilgi ve tecrübeyi verip, yol gösterip teskilâtlandirarak sevk ve idare ettiler. Harblerle aldiklari Bizans topraklarini tamamen Türk-islâm topragi hâline getirmek için muazzam bir fâaliyete giristiler. Bu faaliyetler; harcanan büyük enerji, dehâ, islâm'in adaleti ve en önemlisi erenlerin duasi bereketiyle kisa zamanda müsbet neticeler verdi. Dervis gaziler, bir memleket ve sehri fetheder etmez bâzilari derhâl oraya yerlesip, kalan kisim daha ileri yürüdü. Arkadan dâima taze kuvvet yetistirildigi için, bu yürüyüsün ardi arkasi kesilmedi. Fethedilen sehir ve beldelerde; camiler, medreseler, tekkeler, hastaneler, kervansaraylar, imaretler, çesmeler, yollar ve köprüler... yapildi, islâmî tedris, egitim ve ögretim basladi, içtimaî yardim müaesseseleri faaliyete geçirildi. Elde edilen topraklarda asayis, sulh ve sükün te'min edildi.

Ertugrul Gazi'den sonra Osman Gazi ile yeserip sonrakilerle büyüyen, denizleri, diyarlari, ülkeleri, iklimleri, kit'alari muhtesem dallari arasina bütün insanlik, Asr-i seadetten sonra bir daha görüp hayal edemedigi bir sekilde, tam alti asir yasadi.

Evrenuz Bey
Osmanlilarin Meshur Kumandanlarindan. Ondördüncü asir baslarinda Karasi diyarinda dünyaya gelmistir. Ailenin reisi olan Isa Bey ile oglu Evrenuz Bey Karasi Beyligi ümerasindan iken bu Beyligin Orhan Gazi tarafindan feth edilmesi üzerine Osmanlilarin hizmetine geçmislerdi.

Sehzade Süleyman Pasa'nin maiyetine verilen Evrenuz Bey onunla birlikte Kümeliye ilk ayak basan yigitler arasinda yer alip Ipsala, Malkara, Dimetoka vesair kalelerin alinmasinda son derece mühim rol oynadi. Babasi Isa Bey ise bu akinlarin birinde sehid düstü. Sehzade Süleyman Pasanin vefati üzerine Kümelide meydana gelen gerileme esnasinda Evrenuz Bey ile Haci îlbey'inin üstün gayretleri neticesinde vahim bir durum meydana gelmedi. Ayni zamanda karsi akina geçen bu kumandanlar Kesan ile Ipsala'yi zaptederek Kümeliye geçmis olan Murad Hüdâvendigar Gazi'nin iltifatina mazhar oldular. Sultan, Evrenuz Beyi Edirne üzerine yürüyen Ordunun sol koluna tayin etti ve Makedonya' daki Sirp Kuvvetlerinin üzerine gönderdi. Evrenuz Bey' i daha sonra Serez'de Akinci Kumandani olarak görüyoruz. Burasini kendisine karargâh yapan genç Kumandan Makedonyaya yaptigi akinlarla mühim kale ve Sehirleri feth ediyordu 1385 yilinda vezir Çandarli Halil Pasa ile Makedonyanin ele geçirilmesi harekâtina katildi. Bu harekâtin tamamlanmasindan sonra Hacca giden Evrenuz Gazi,dönüsünde Kosova Savasina katilmis ve Sultan Murad onun tecrübelerinden çok faydalanmisti.

Kosova Savasindan sonra Sultan Yildirim Bayezid Han zamaninda da Haci Evrenuz Beyin fetih faaliyeti devam etti. Vadine ile Çitroz kasabalarini el egeçirdikten sonra, 1390 yilindan itibaren alti yil Arnavutluk üzerine amansiz akin hareketlerinde bulundu. Nigbolu muharebesinde ve Eflak Seferinde büyük kahramanliklar gösterdi. Evrenuz Bey Sultan Yildirim Bayezid'in ölümü ile ortaya çikan karisik devrede, önce Emir Süleyman tarafini tuttu ise de onun ölümünü müteakip bu gailelere karismamak için geri çekildi. Kendisi Kümelide iken Musa Çelebi'nin onu ve diger beyleri Emir Süleyman tarafini tutmakla suçlamasi ve tazyik etmesi neticesinde el altindan Mehmed Çelebi'ye haber göndererek Kümelide uygulayacagi siyaset hakkinda bilgi verdiler. Neticede Çelebi Mehmed bu gazi Beylerin de yardimi ile Osmanli Birligini yeniden kurmaya muvaffak oldu.

Haci Evrenuz gazi 100 yasini geçmis oldugu halde 1417 Kasiminda vefat ederek Vardar Yenice'sindeki Türbesine defn edildi. Evrenuz Beyin buradaki türbesinden baska Cami, Medrese ve Imareti ile diger sehirlerde hayir eserleri mevcuttur. Evrenuz ailesi Kümelide "Evladi Fatihan" teskilatinin basinda olarak 19. Yüzyil ortalarina kadar gelmislerdir.
Bugün 3 ziyaretçi (4 klik) kişi burdaydı!
http://www.erenet.net/img/uzuncubuk_goz.gifhttp://www.erenet.net/img/uzuncubuk.gif

Copyright © 2008 K&T Bütün Hakları Saklıdır. Hak Sahibi Ali OKUMUŞ

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol